Kolera

Almanya'daki son kolera salgını yüz yıldan fazla bir süre önceydi. Yeni bir salgın olasılığı çok düşüktür. Salgınlar en son Hindistan alt kıtasında, Güney Amerika'da ve Orta Afrika'da meydana gelmiştir. Kolera genellikle kötü hijyenik koşulların ve yetersiz içme suyu kaynaklarının olduğu yerlerde ortaya çıkar. Kural olarak insanlar bu bölgelere seyahatleri sırasında ya da sonrasında hastalanırlar.

Kolera bakterisi insan sindirim sistemine dışkı ile kirlenmiş içme suyu yoluyla girer. İnsandan insana bulaşma çok nadirdir.

Birçok patojen mide asidi tarafından öldürülür. Ancak patojenlerin (burada kolera bakterisi) miktarı nispeten yüksekse, bir enfeksiyon meydana gelebilir. Bakteriler daha sonra mideden ince bağırsağa geçer ve burada iyi koşullar bulurlar. Orada kendilerini hücre duvarlarına bağlarlar ve kolera toksinlerini (toksin=zehir) üretirler. Bu da taşıma sistemlerini tahrip ederek önemli minerallerin kaybına neden olur. Korkunç ishal bu şekilde gelişir. Teşhis, dışkıda veya kusmukta patojenin tespit edilmesiyle konur. Hastalık, kaybedilen sıvılar, elektrolitler ve şeker (glukoz) yerine konularak tedavi edilir.

Aşılama mümkündür, ancak koruma sadece yarım yıl sürer. "Normal turistler" büyük risk altında değildir, ancak iş veya profesyonel amaçlı seyahat edenler için aşı önerilir (örneğin afet yardım operasyonları sırasında). Hastalığa yakalandıktan sonra bağışıklık sınırlı bir süre devam eder.